Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
BAHSİ GEÇMEK : Turkish Turkish

ir konu üzerinde konuşulmuş olmak

BAHSİ KAPAMAK : Turkish Turkish

ir konu üzerindeki konuşmayı kesmek

BAHSİ KAYBETMEK : Turkish Turkish

ileri sürülen, savunulan düşüncenin yanlış olduğu ortaya çıkmak

BAHSİ KAZANMAK : Turkish Turkish

ileri sürülen, savunulan düşüncenin doğruluğu belli olmak

BAHŞİŞ : Turkish Turkish

ir hizmet görene hakkından ayrı olarak verilen para

BAHŞİŞ ATIN DİŞİNE BAKILMAZ : Turkish Turkish

yardım olarak verilen bir şeyin ufak tefek kusurlarını hoş görmelidir

BAHT İŞİ : Turkish Turkish

talihe bırakılmış, talihe bağlı iş

BAHT, -TI : Turkish Turkish

talih, kut, °felek, °şans

BAHTABAKAN : Turkish Turkish

ukalemun

BAHTI AÇIK : Turkish Turkish

talihli

BAHTI KARA : Turkish Turkish

mutsuz, talihsiz

BAHTİYAR : Turkish Turkish

mutlu

BAHTİYARLIK : Turkish Turkish

mutluluk

BAHTLI : Turkish Turkish

ahtı iyi olan, mutlu, talihli

BAHTSIZ : Turkish Turkish

ahtı kötü olan, mutsuz, talihsiz

BAHTSIZLIK : Turkish Turkish

ahtsız olma durumu, mutsuzluk

BAHUSUS : Turkish Turkish

hele, özellikle, üstelik

BAK BAK! : Turkish Turkish

şaşma bildirir

BAK! 1) : Turkish Turkish

işte

BAK! 1) : Turkish Turkish

şaşma anlatır

BAK! 1) : Turkish Turkish

küçümseme bildirir

BAKAÇ : Turkish Turkish

dürbün

BAKACAK : Turkish Turkish

ir tepede çevresinin en iyi görülebildiği yüksek yer, gözetleme yeri

BAKAKALMAK : Turkish Turkish

şaşkınlığa uğrayıp ne yapacağını bilmez durumda kalmak

BAKALIM ( YA DA BAKAYIM) : Turkish Turkish

içinde yer aldığı tümcenin güvensizlik, kuşku, merak, uyarma gibi anlamlarını pekiştirir