Turkish
BASIN TOPLANTISI : Turkish Turkish
yetkili ya da ilgili bir kimsenin, bir konu ya da çeşitli konular üzerinde açıklamada bulunmak için gazetecilerle yaptığı toplantı
BASIN YAYIN : Turkish Turkish
yazılı, sesli ya da görsel tüm kitle iletişim araçları, °medya
BASINÇ : Turkish Turkish
ir yüzey üzerine etkide bulunan gücün, birim yüzeye düşen miktarı, °tazyik
BASINÇ TEDAVİSİ : Turkish Turkish
dalgıçlarda görülen vurgun gibi rahatsızlık-larda, ortalama atmosfer basıncının üstünde bir odada uygulanan sağaltım yöntemi
BASINÇÖLÇER : Turkish Turkish
hava basıncını ölçerek yer yükseltilerini ve hava değişimlerini saptamak için kullanılan aygıt, °barometre
BASIÖLÇER : Turkish Turkish
uharın ya da herhangi bir gazın bulunduğu kabın yüzeyine yaptığı basıncı belirleyen aygıt, °manometre
BASIÖLÇER : Turkish Turkish
akışkanların basıncını ölçen aygıt
BASIP GEÇMEK 1) : Turkish Turkish
önde gideni geçmek
BASIP GEÇMEK 1) : Turkish Turkish
önem vermeyerek uğramamak
BASIP GİTMEK : Turkish Turkish
ivediyle, birdenbire gitmek, uzaklaşmak
BASİRET, -Tİ : Turkish Turkish
sağgörü
BASİRETİ BAĞLANMAK : Turkish Turkish
iyi düşünemez, gerçeği göremez bir duruma düşmek
BASİRETLİ : Turkish Turkish
sağgörülü
BASİRETSİZ : Turkish Turkish
sağgörüden yoksun, sağgörüsüz
BASİRETSİZLİK : Turkish Turkish
sağgörü yoksunluğu, sağgörüsüzlük
BASIRGANMAK : Turkish Turkish
üzerine ağırlık basmak, kâbus çökmek
BASİT CİSİM : Turkish Turkish
maddesi tek elementten oluşmuş cisim
BASİT FAİZ : Turkish Turkish
faizleri üzerine eklenmemiş anaparaya verilen faiz
BASİT RENK : Turkish Turkish
prizmadan geçen beyaz ışığın ayrıldığı renklerden her biri
BASİT SÖZCÜK : Turkish Turkish
anlamlı olarak daha küçük parçaya bölünemeyen, kök durumundaki sözcük, yalın sözcük
BASİT TÜMCE : Turkish Turkish
tek yargı bildiren tümce, yalın tümce
BASİT, -Tİ : Turkish Turkish
yapılması ya da anlaşılması kolay olan, karışık olmayan
BASİT, -Tİ : Turkish Turkish
süssüz, gösterişsiz
BASİT, -Tİ : Turkish Turkish
ilgi ve görgüsü sınırlı olan, bayağı, görgüsüz
BASİT, -Tİ : Turkish Turkish
her zaman rastlanan, özelliği olmayan, olağan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani