Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
BASMAK, -AR : Turkish Turkish

örtmek, bürümek, kaplamak

BASMAK, -AR : Turkish Turkish

ir şey üzerinde kalıp, mühür gibi bir araçla iz yapmak

BASMAK, -AR : Turkish Turkish

askın yapmak

BASMAK, -AR : Turkish Turkish

kimi adlarla birlikte sertlik, aşırılık anlamlarında yardımcı eylem olarak kullanılır

BASMAK, -AR : Turkish Turkish

ir kimse bir yaşa girmek

BASMAK, -AR : Turkish Turkish

çevreyi kaplamak

BASMAK, -AR : Turkish Turkish

asınç yaparak sıvı ve gazları itmek

BAŞMAKALE : Turkish Turkish

aşyazı

BASMAKALIP : Turkish Turkish

özgünlüğü olmayan, değişiklik göstermeyen, bilineni yineleyen, °harcıâlem, °klişe

BASMAKALIPLIK : Turkish Turkish

asmakalıp olma durumu

BAŞMAKÇI : Turkish Turkish

ayakkabı yapan, satan kimse, paşmakçı

BAŞMAKÇI : Turkish Turkish

camilerde, çıkarılan ayakkabılara bekçilik eden kimse

BAŞMAKÇILIK : Turkish Turkish

aşmakçının işi

BAŞMAKLIK : Turkish Turkish

padişahın anne, kız kardeş, kız ve hasekilerine bağlanan ödenek, has, arpalık

BAŞMAKLIK : Turkish Turkish

(camide) ayakkabı konulan yer

BAŞMAL : Turkish Turkish

anamal, °sermaye, °kapital

BASMALIK : Turkish Turkish

üzerine baskı yoluyla desenler basılabilen pamuklu kumaş

BAŞMUBASSIR : Turkish Turkish

gözetmenlerin başı olan kimse

BAŞMÜDÜR : Turkish Turkish

en üst aşamadaki müdür

BAŞMÜDÜRLÜK : Turkish Turkish

aşmüdürle yönetilen kuruluş

BAŞMÜDÜRLÜK : Turkish Turkish

aşmüdürün çalıştığı daire

BAŞMÜFETTİŞ : Turkish Turkish

en üst aşamadaki denetçi

BAŞMÜFETTİŞLİK : Turkish Turkish

aşmüfettiş olma durumu

BAŞMUHARRİR : Turkish Turkish

aşyazar, °sermuharrir

BAŞMUHARRİRLİK : Turkish Turkish

aşyazar olma durumu