Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
BATİMETRİ : Turkish Turkish

derinlikölçüm

BATIN, -TNI : Turkish Turkish

karın

BATIN, -TNI : Turkish Turkish

ir şeyin iç yüzü

BATIN, -TNI : Turkish Turkish

göbek, kuşak

BATINİ : Turkish Turkish

atıniye mezhebinden olan kimse

BATINİ : Turkish Turkish

fels. ıçrek

BATINİYE : Turkish Turkish

görünürdeki olayların ardında gizli gerçeklerin bulunduğunu kabul eden tarikatların tümüne xii. yüzyıldan sonra verilen ad

BATIRILMAK : Turkish Turkish

atırmak eylemine konu olmak

BATIRMAK : Turkish Turkish

sıvının ya da yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak

BATIŞ : Turkish Turkish

atmak eylemi ya da biçimi

BATİSKAF : Turkish Turkish

deniz diplerinde inceleme yapmak için kullanılan araç

BATKI : Turkish Turkish

atkınlık, °iflas

BATKIN : Turkish Turkish

orçlarını ödeyemez duruma düşen (kimse), °müflis

BATKINLIK : Turkish Turkish

orçlarını ödeyemediği mahkeme kararıyla saptanan ve ilan olunan tüccarın durumu, °iflas

BATMA : Turkish Turkish

atmak eylemi

BATMA : Turkish Turkish

yıkılma, çökme; yok olma, °inkıraz

BATMA : Turkish Turkish

ir gökcisminin (ay, güneş, yıldız vb.) gözerimi altına inmesi

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

ir sıvının üstündeyken içine gömülmek

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

(güneş, ay, yıldız için) dünyanın dönüşü nedeniyle gözerimi altına inmek, gurup etmek

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

ıflas etmek

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

kirlenmek

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

saplanmak

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

dokunmak, incitmek

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

(tedirgin etmemesi gereken şeyler için) rahatsız etmek, tedirgin etmek

BATMAK, -AR : Turkish Turkish

hoşa gitmeyen bir duruma uğramak