Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
BERHUDAR OL! : Turkish Turkish

"iyi günler göresin" anlamında dilek olarak kullanılır

BERİ : Turkish Turkish

konuşanın önündeki iki uzaklıktan kendisine daha yakın olanı

BERİ : Turkish Turkish

u uzaklıkta bulunan

BERİ : Turkish Turkish

çıkma durumundaki sözcüklerden sonra getirilerek bir işin başlangıcını gösterir

BERİBERİ : Turkish Turkish

genellikle uzakdoğu ülkelerinde b vitamini eksikliğinden doğan bir hastalık

BERİKİ, -Nİ : Turkish Turkish

eride olan

BERİKİ, -Nİ : Turkish Turkish

eride olan şey ya da kimse

BERİL : Turkish Turkish

doğada altıgen billurlar durumunda bulunan, saydam, çoğu yeşil renkli berilyum ve alüminyum silikat

BERİLYUM : Turkish Turkish

atom sayısı 4, yoğunluğu 1,73 olan, zümrüt gibi kimi taşların bileşiminde bulunan, havanın etkisine karşı ince bir oksit tabakasıyla kaplı element, simgesi be

BERJER : Turkish Turkish

arkası yüksek, oturacak yeri geniş koltuk

BERK, -Kİ : Turkish Turkish

sert, katı

BERK, -Kİ : Turkish Turkish

sağlam

BERKELYUM : Turkish Turkish

atom sayısı 97 olan, amerisyum ya da küryumdan elde edilen, atom ağırlığı 294 olan yapay element, simgesi bk

BERKİMEK : Turkish Turkish

sağlamlaşmak, güç kazanmak, pekişmek

BERKİNMEK : Turkish Turkish

erkimek

BERKİNMEK : Turkish Turkish

pekiştirilmek

BERKİTMEK : Turkish Turkish

sağlamlaştırmak, ºtahkim etmek, ºtakviye etmek

BERKLİK : Turkish Turkish

sağlamlık

BERKLİK : Turkish Turkish

sertlik, katılık

BERLAM : Turkish Turkish

ınce pullu, sırtı açık kahverengi, yanları ve karnı beyaz, ortalama
40 cm. boyunda, marmara ve ege deniziyle akdeniz'de çokça bulunan bir balık türü (merluccius merluccius)

BERMUDA : Turkish Turkish

dizlere kadar inen dar ve kısa pantolon

BERMUTAT : Turkish Turkish

alışılagelen biçimde, her zaman olduğu gibi

BERRAK : Turkish Turkish

ulanık olmayan, duru

BERRAK : Turkish Turkish

duru, temiz, aydınlık, açık

BERRAK : Turkish Turkish

güzel, pürüzsüz (ses)