Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ABAT : Turkish Turkish

şen, rahat

ABAT OLMAK : Turkish Turkish

mutlu olmak, rahata kavuşmak

ABAZA : Turkish Turkish

kuzey kafkasya'da, abhazistan'da yaşayan, çoğunluğu hıristiyan olan halktan müslüman olanlara türkiye'de verilen ad

ABAZA : Turkish Turkish

cinsel doyum için üreme organlarının elle uyarılması, özdoyum, °istimna, °mastürbasyon

ABAZAN : Turkish Turkish

uzun süre cinsel ilişkiden uzak kaldığından aşırı istekli kimse

ABAZAN : Turkish Turkish

aç, yoksul kimse

ABAZANLIK : Turkish Turkish

abazan olma durumu

ABBAS YOLCU : Turkish Turkish

yola çıkacak kimse

ABDAL : Turkish Turkish

safeviler devrinde ıran'da yaşayan önemli türk oymaklarından biri

ABDAL : Turkish Turkish

anadolu'da yaşayan bu addaki bir oymak

ABDAL : Turkish Turkish

eskiden kimi gezgin dervişlere verilen ad

ABDALA MALUM OLUR : Turkish Turkish

ir şeyin olacağını önceden sezen kimseler için şaka yollu söylenir

ABDÜLLEZİZ : Turkish Turkish

akdeniz bölgesinde ve afrika'da yetişen çok yıllık bir bitki (cyperus esculentus)

ABDÜLLEZİZ : Turkish Turkish

u bitkinin yemiş olarak yenen, tatlı ve yağlı ürünü

ABE : Turkish Turkish

özellikle rumeli ağzında karşısındakinin dikkatini çekmek amacıyla kullanılan bir ünlem

ABECE : Turkish Turkish

ir dilin seslerini gösteren harflerin tümü, °alfabe

ABECESEL : Turkish Turkish

abece sırasına göre dizilmiş, °alfabetik

ABERASYON : Turkish Turkish

sapınç

ABES : Turkish Turkish

akla ve gerçeğe aykırı, saçma, °absürd

ABES : Turkish Turkish

gereksiz, yersiz, lüzumsuz

ABESLE UĞRAŞMAK : Turkish Turkish

yersiz, yararsız şeylerle zaman öldürmek

ABESLİK : Turkish Turkish

abes olma durumu

ABHAZ : Turkish Turkish

abhazistan halkı ya da bu soydan gelen kimse, abaza

ABİDE : Turkish Turkish

anıt

ABİDELEŞMEK : Turkish Turkish

tarihsel ya da simgesel değer kazanmak, anıtlaşmak