Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
AÇINSAMA : Turkish Turkish

açınsamak eylemi, °istikşaf

AÇINSAMAK : Turkish Turkish

ir yerin özelliklerini ortaya çıkarmak için araştırma ve inceleme yapmak, °istikşaf etmek

AÇIÖLÇER : Turkish Turkish

açıları ölçmeye yarayan aygıt, °gonyometre

AÇIÖLÇER : Turkish Turkish

ıletki

AÇIÖLÇÜM : Turkish Turkish

açı ölçmede kullanılan kuram ve teknik, °gonyometri

AÇIORTAY : Turkish Turkish

ir açısal bölgeyi, ölçüleri birbirine eşit olan iki açısal bölgeye ayıran doğru

AÇIORTAY DÜZLEMİ : Turkish Turkish

iki düzlemli bir açıyı iki komşu ve eşit açıya bölen düzlem

ACIOT : Turkish Turkish

filizlenen uçları yumurta ya da peynirle kavrularak yenen bir yaban otu

ACIRAK : Turkish Turkish

az acı, acımtırak

AÇIŞ : Turkish Turkish

açmak eylemi ya da biçimi

AÇIŞ : Turkish Turkish

ir kuruluşu çalışmaya başlatma

AÇISAL : Turkish Turkish

açıyla ilgili

AÇISAL BÖLGE : Turkish Turkish

açıyla iç bölgesinin bileşiminden oluşan düzlem parçası

AÇISAL ÇAP : Turkish Turkish

ay ve güneş gibi gökcisimlerinin iki doğrusu arasındaki açı

AÇISAL HIZ : Turkish Turkish

devinen bir cismi duran bir noktaya birleştiren doğru parçasının birim zamanda taradığı açı

AÇISAL İVME : Turkish Turkish

açısal hızın birim zamanda değişen niceliği

AÇISAL YOL : Turkish Turkish

devinen cismin birim zamanda gözlemciye göre aldığı yol

ACISI İÇİNE ( YA DA YÜREĞİNE) ÇÖKMEK ( YA DA İŞLEMEK) : Turkish Turkish

ir şeyin acısını pek çok duymak

ACISI İÇİNE ( YA DA YÜREĞİNE) ÇÖKMEK ( YA DA İŞLEMEK) : Turkish Turkish

olmadan olacağı önceden düşünerek çok üzülmek

ACISINI ALMAK : Turkish Turkish

acılığını gidermek

ACISINI ALMAK : Turkish Turkish

sızıyı dindirmek

ACISINI ALMAK : Turkish Turkish

kederini azaltmak

ACISINI ÇEKMEK : Turkish Turkish

yapılan yanlış bir işin kötü sonucunu görmek

ACISINI ÇIKARMAK : Turkish Turkish

(tat için) acılığını yok etmek

ACISINI ÇIKARMAK : Turkish Turkish

zamanında gereği gibi gerçekleştirilememiş bir durumu, fırsat düşünce fazlasıyla yerine getirmek